NE YAPTIN SEN ÖZÜPEK - Baran Ariç

Baran Ariç

NE YAPTIN SEN ÖZÜPEK - Baran Ariç
11 Şubat 2014 - 11:24

 

Geçtiğimiz günlerde MHP Kartal İlçe Başkanlığı Kordonboyu mahallesinde bir iftar programı yaptı. Düzenlenen programda İlçe Başkanı Metin Özüpek öyle bir konuşma yaptı ki, neresinden tutsanız elinizde kalıyor.

İşte size yapılan konuşmadan bir kaç satır:

“MHP ilçe teşkilatı olarak Kartal’ın muhtelif yerlerinde helal olmak şartıyla iftarlar tertip ettik Bizim iftarlarımız helal lokmadır. Bunu neden Helal diyerek vurguladığıma gelince; Paraların nereden geldiği belli olmayan ülke siyasetini ele geçirmişlerin binlerce iftarlar verdiğini, İstanbul’un belli başlı semtlerinde iftarlar taşıdığını biliyoruz ve görüyoruz”

“Önemli olan bu işte Allah rızasını kazanmaktır. Burada mahalle teşkilatımızdan çok Kordonboyu mahallesindeki vatandaşlarımızın iftar etmesidir. Yani yapılan şeyler hedefine ulaşıyor”

Şimdi bu konuşmayı biraz irdeleyelim bakalım anlamlı bir şeyler çıkartabilecek miyiz?

Bu konuşmayı iki paragrafa böler ve ilk paragrafı anlamaya çalışırsak.

Bizim, bu konuşmadan almamız gereken mesaj kendisince şu: Biz MHP Kartal İlçe Başkanlığı olarak iftar düzenliyoruz, bu iftar helal parayla yapılıyor, ülke siyasetinde yer tutmuş diğer unsurların yaptığı iftarlar haramdır”

Ya hu! Allah aşkına biri bana sayın Özüpek’in ne yapmaya çalıştığını anlatsın! Bu ne şimdi? Özüpek, neden ve niye bu tarz bir söylem içerisine girdi anlamak mümkün değil. Kendi ağzınla söylediği gibi ‘Paraların nereden geldiği belli olmadığı’ kurumları bu denli hassas bir konuyla hedef yaparak bunun üzerinden siyaset yapmak hiç hoş değil. Büyük lokmayla, büyük söz söylemeye çalışan Özüpek, yaptığı konuşmayla bir çok siyasi erki zan altına atıyor.

Keza, bu itham edilen konuda yapılan iftarların haram veya caiz olmadığıyla alakalı Özüpek’in bir bilgisi olsaydı da, keşke onuda paylaşsaydı, hiç değilse  hak korumanın ve siyasetin bir kolunu yerine getirmiş olurdu. Sayın ilçe başkanından bu denli niteliksiz siyaseti açıkcası beklemiyordum.

Yapılan konuşmanın ikinci paragrafında da içler acısı bir cümle kuran Özüpek, yine bizden şunu anlamamızı istiyor. “Biz Allah rızasını kazandık. Burada teşkilatımızdan çok mahalle halkı iftar açtı. Hedefe ulaştık”

Peki sayın Özüpek, hangi mahalle iftarında mahallelinin iftar açmadığını gördü acaba. Bu ifadeyi kime göre, neye göre kullandı diyorum kendi kendime, fakat işin içinden çıkamıyorum.  Sarf ettiğ kelimeyi umuyorum ki torba dolsun diye söylememiştir diyorum, , Vardır bir bildiği diyorum. Arkasından Türkiye geneli bütün siyasi temsilciler tarafından yapılan sokak ve cadır iftar yemeklerini inceliyorum. Hepsinde halkın iftar açtığını görüyorum.

Eeee! O zaman ‘bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu’ Toplumun bu denli duyarlı olduğu hassas konuyu irdeleyerek ispatsız bir şekilde önüne koymak, ya mesnetsiz torba doldurmaktır ya da gündemde kalmak adına bir adımdır. Eğer ikincisiyse, biz de bu köşeyle onu desteklemiş oluyoruz. Ama birincisiyse bir kaç satır daha yazmam gerekiyor.

Sokak iftarları veya çadırlarının asıl amacını bilinmeden edildiği tahmin edilen bu sözler halk nezdinde itibar görmez. Neden derseniz. Halk kendine yansıyana bakar, iftar yemeklerinde haram olduğunu düşündüğünüz bir yargınız varsa, ya onu halkla paylaşır önünü açarsınız, ya da insanların her ortamda oruç açmasına yardımcı olursunuz.

Siyaset usturuplu olmalı. Yoksa biri de çıkar sizin yaptığınız iftarın haram parayla yapıldığını söyleyiverir dimi? Benim yaptığım güzel onların ki tu kaka anlayışıyla bir yere varamazsınız. Bu tür politikayı artık bitirmemiz lazım. Sizler halk için, halktan yana hizmetlere imza atın. Bizler de kamunun menfaatlerini ön planda tutan haberlere imza atalım. Sonuçta kazanan Halk olsun.

Sayın Özüpek!. Gelin varsa bir bildiğiniz size kapımız her zaman açık. Yapın açıklamanızı verin belgelerinizi her koşulda sonuna kadar yayımlayalım.

YARIN sizlerle güzel olacak...

YORUMLAR

  • 0 Yorum