Erdoğan: S-400 anlaşması tamam, en kısa sürede alacağız

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Balıkesir'deki Kara Astsubay Meslek Yüksek Okulu Mezuniyet Töreni'nde konuştu. 

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

"15 Temmuz kıyamının sembol ismi Ömer Halis Demir kardeşimiz de bir astsubaydır. 

Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, bölgesinin ve dünyanın en kuvvetli orduları arasındadır.

Esasen miletimizin tamamı ezanı, bayrağı, vatanı, devleti tehlikeye düştüğünde cearetle mücadeleye atılmaktan çekinmeyecek karakterdedir. 15 Temmuz gecesi darbecilerin karşısına dikilen ve tek kalp olan milletimiz bu gerçeği bir kez daha teyit etmiştir. 

Bu ordu tarihe sığmayacak kahramanlıkların sahibi bir ordudur. Sizler bugün milletimizin 'peygamber ocağı' dediği böylesine şerefeli bir kurumun kapısından ilk adımınızı atıyorsunuz. Giydiğiniz üniformanın onuru sizin en aka mükafatınızdır.Hele Hele nasibinzde varsa gazilik ya da şehitlik mertebelerini hiçbir maddiyatla tanım edebilmek münkün değildir.

Ülke ve ulus olarak tercihimizden asla pişman değiliz. Hep beraber başı dik ve alnı aleni şekilde geleceğimize umutla bakıyoruz. Her tercih gibi bunun da elbette ki bir bedeli vardır. Bunu da şehit ve gazilerle ödüyoruz. Bu bedeli kimi uluslararası alanda çifte standartlara, ayrımcılağa ve haksızlığa uğrayarak ödüyoruz. Bu bedeli kimi ekonomik olarak ödüyoruz... Türkiye'nin kriz görüntüsünü hak edecek bir sorunu bulunmuyor.

Terörle mücadele herkese hak görülüyor ama mevzu, bahis Türkiye olunca ani işin rengi değişiyor... Terörle mücadele yalnız bırakılan bir ülkeyiz. Ülkemize yönelik füze saldırıları yapılırken ve vatandaşlaırmız ölüp yaralnırken bunlar üğlkemize daha evvel konuşlandırılmış hava savunma sistemlerini derhal art çekiyorlardı. Kendimizi koruyabilmemiz için lazım olan ekipmanları bize vermzken, bize parasıyla satmadıkları silahları terör örgütlerine parasız verdiler. Topraklarımızı korumak, can ve mal güvenliğini sağlamak için alternatif arayışan girdiğimizde 'sakın ha' diyorlar. Bizim bu çeşit dayatmaları kabul etmemiz olası değildir. Türkiye'nin S-400'lere ihtiyacı var ve anlaşması birtmiştir, inşallah en kısa zamanda alacağız.

F-35'lere de ihtiyacımız var. Kendi ulusal uçaklarımıza da ihtiyacımız bulunuyor. Verirler vermezler bilemem. Verdikleri tahdirde anlaşmaya uymuş olular. Biz ortaklığmızın gereği 900 milyon dolar ödeme yaptık, taksitler geldikçe de ödüyoruz. 120 tane F35'in bize verilmesi gerekiyor. Verilir ya da verilmez, artık dünya tek ülkeden ibareet değil. Bunların fazla alternatifi var. Orası vermezse bir öbür yerden temin ederiz veya üretiriz... 

Türkiye'nin, Avrupa ve ABD ile müttefiklik ve ortaklık ilişkileri kadar öbür ülkelerle de işbirliklere ihtiyacı var. Bir güvenilirlik testi yapılacaksa, buradan alnının akıyla çıkacak tek yan Türkiye'dir. Hem Avrupa hem ABD defalarca sınıfta kalmıştır. Buna karşın sözlerimize bağlı kalmayı sürdürdük. ABD'nin sadece Suriye konusunda yerine getirmediği sözleri burada saymaya kalksam, kimsenin yüzümüze bakacak hali kalmaz. 

Ülkemizle ilgili olarak ABD'de açılan davaların, verilen mahkumiyet kararlarının bir öbür örneği yok. İzmir'de tamamen hukuk içinde yürüyen bir davayı bahane ederek Türkiye'yi askeri ve ekonomik alanda çökertmeye yönelik gayretler içerisine girilmeisini hiçbir mantıkla açıklama etmek olası değildir. Aynı şekilde AB'nin tam üyelik müzakerelerinde dizi bize geldiğinde fazla övündüğü kriterlerini nasıl fırıldak gibi döndürğünü en iyi kendileri biliyor... 

Ekonomi konusunda yaşananları bunlardan müstakil görmüyoruz. Döviz kurunun böylesine yüksek rakamlara çıkartılmasının gerisindeki saikler apaçık ortada. Ekonomide artı ve eksilerimizin de gayet farkındayız. Buradan bir kez daha söylüyorum,  döviz kurundaki istikrarsızlık ülkemize yönelik bir operasyondıur. Terör örgütleri eliyle, içimizdeki ihanet şebekeleri vasıtasıyla yapamadıklarını, döviz kurunu döviz kurşunu haline getirdikleri iktisat silahıyla gerçekleştimek istiyorlar. Allah'ın izni ve milletimizin dirayetiyle, bu saldırının da üstesinden geleceğiz."